17 Eylül 2011 Cumartesi

KEDİLER

Kedi deyince aklıma direkt o tatlı halleri gelir. Asla sahibi olmayışım gelir bir de aklıma..Mağrur tavırları, kendi içlerinde barındırdığı asil tavırları belki beni onlara bağlar. sokağın bir köşesinde ansızın karşınıza çıktığında gülümsetir sizi. Aslında çoğu yalnızlar için daimi can yoldaşıdır. Kişilikli yaratıklardır onlar ne de olsa. Bir sokak kedisi size pek çok şey anlatabilir o mağrur tavırlarıyla. Önce koklar, inceler,etrafını gezer,tanır sonra yer ne yiyecekse. Seçicidirler. Kedigillerin ise en görkemlisi aslandır. Kükremesiyle bir rock grubuna taş çıkarabilir bir kükremeyle o sınırlar içinde bir hakimiyet kurar. İhtiyaç duymaz öyle elektronik zımbırtılara. Doğal bir otoritedir onunki. Bir gücün ötesinde kabul edilmiş bir üstünlüktür. Kraldır ve her daim öyle kalacaktır.




Beni en derinden etkileyen fotoğraflardan biri ise bir balerin ile bir kedinin yan yana olduğu o National Geographic dergisindeki portreydi. Zarafetin simgesi niteliğindeydi. Balerinler; kaymamak için ve rahatça duruşlarını sergilemek için bale pabuçlarına reçine sürerler. Kediler bu duruşu pençe tabanlarındaki çekiş gücü etkisiyle kontrol altına alırlar. Kedilerin o zarif duruşu ve sessiz sakin adımlarla yürümelerinin altında bu sebep vardır. Kim kedi kadar zarif ve mağrur bir duruş sergilemek istemez ki? Kedilerin kıvraklığına özenerek "catwalk" terimi de kedilerin yürüyüşüne imrenmemizden dolayı ortaya çıkmamış mıdır? 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder